Çerez politikamızı onayladığınızı bize iletin.
İnternet sitemizde gayrimenkul arama deneyiminizi optimize etmek için üçüncü taraf ve kendi çerezlerimizi kullanıyoruz. Devam ederseniz, çerez kullanımımızı kabul ettiğinizi varsayıyoruz.
Likya Yolu Dünyanın En İyi 20 Yürüyüş Rotası Arasında
Tarihi Likya Yolu, dünyanın en iyi ilk 20 yürüyüş rotası arasında yer almaktadır. Türk Rivierası'nın eşsiz güzelliklerini keşfetme fırsatı sunan, 500 kilometrelik yürüyüş parkurunu tamamlamak 20 günden fazla sürüyor. Akıllarda önemli bir soru var: Likya Yolu neden bu kadar popüler?
Likya Yolu Parkurunun Tarihi ve Önemi
Yürüyüş rotasına adını veren bölge Likya, Teke Yarımadası olarak da biliniyor. Yerleşim, Muğla ilinin ünlü Fethiye ilçesinden Antalya'nın merkez ilçelerinden Konyaaltı'ndaki Geyikbayırı'na kadar uzanmaktadır.
Eski çağlarda bu kıyı topraklarında yaşayan antik uygarlık olan Likyalılar, bölgenin başlıca yerleşimcileri olarak biliniyor. Heredotos'a göre Likyalıların kökenleri Girit adasının Yunan kolonilerine kadar uzanır.
Günümüzde Likya Yolu olarak anılan bu güzergahı, Likyalıların sıklıkla yaya ve katır yolu olarak kullandıklarına inanılmaktadır. Yolun keşfi 1989'da İngiliz gezgin Kate Clow tarafından yapıldı. Antik Likya Yolu'nun topluma yeniden kazandırılması için birçok kuruluş ve gönüllünün katkılarıyla Likya Yolu 1999'da yolu diğer kaşiflere açıldı.
Likya Yolu’nun yıllardır yerli ve yabancılar tarafından bu kadar rağbet görmesinin başlıca sebebi, Güneybatı Anadolu’nun eşsiz kültürel miraslarını doğanın pitoresk manzaraları eşliğinde keşfetme imkanı sunmasıdır.
Gezginler, 500 km boyunca uzanan Likya Yolu’nda Doğu Akdeniz’in en köklü uygarlıklarının yaşam merkezleri olan antik kentlerle karşılaşıyorlar. Fethiye’den Antalya’ya doğru uzanırken Kayaköy, Xsantos, Patara, Gelidonya Feneri, Phellos, Aperlai, Simena, Phaselis, Myra, Andriake, Olimpos gibi antik kentleri keşfetmenin eşsiz deneyimini yaşamak için Türkiye’ye seyahat eden yabancı turist sayısı oldukça yüksek.
Likya Yolu Rehberi: Nereden Başlamalı?
Likya Yolu, Türk Rivierası’nın öne çıkan yaşam merkezlerinden biri olan Fethiye Ovacık’tan başlayıp Antalya Geyikbayırı’nda son buluyor. Rotaya iki taraftan da başlamanız mümkün fakat genellikle ilk durak olarak Fethiye Ovacık başlangıç noktası tercih ediliyor. Fakat örneğin Kemer’de mülk sahibisiniz veya Kaş’ta eviniz var, böyle bir durumda rotaya başlamak için Fethiye’ye gitmeniz gerekmez.
Likya Yolu’nu tek seferde tamamlamak istenilirse, yürüyüş hızına ve mola sayısına bağlı olarak yolun 25 ile 40 gün arasında tamamlanabileceği öngörülüyor. Tek seferde tamamlamak istemeyenler, birkaç durak noktasını bir araya getirerek çeşitli rotalar oluşturabiliyor.
Likya Yolu’ndaki bu ayrıcalıklı maceraya başlamak için mevsimler bir sınırlandırma yaratmıyor. Fakat kavurucu yaz sıcaklarında güneşin altında veya kış yağmurlarında rotayı katetmek nispeten zor olabilir. Bu nedenle Nisan – Mayıs ve Eylül – Ekim ayları Likya Yolu’na ilk adımı atmak için oldukça ideal zamanlar.
Yanınızda gerekli tüm materyalleriniz ve daha öncelerinde bir doğa yürüyüşü deneyiminiz varsa, baştan başa Likya Yolu’nu ve eşsiz güzelliklerini keşfetmeniz zor olmayacaktır. Fakat ilk kez böyle bir yola baş koyduysanız, deneyimli biriyle yola çıkmak isteyebilirsiniz. Örneğin çevrede çıkmaz yolu ve doğru yolu ayırt etmenizi sağlayan kırmızı ve beyaz renkli işaretlerin anlamını bilmelisiniz.
Üstelik bir doğa yürüyüşü için ihtiyaç duyabileceğiniz tüm materyallerin de tedarik etmeniz gerekir. Bu uzun soluklu ve keyifli yolculuk için için deneyimli gezginlerin bloglarını okumanızı, Likya Yolu uygulamalarını App Store veya Google Play Store aracılığıyla mobil cihazınıza indirmenizi, Likya Yolu haritasını tedarik edip incelemenizi öneririz.
Likya Yolunu Keşif
Likya Yolu’nun en güzel niteliği de, yol boyunca güney kıyılarının birçok Akdeniz yerleşimini ziyaret etme imkanı sunmasıdır. Fethiye’den Geyikbayırı’na uzanan yol boyunca Muğla’nın ve Antalya’nın en güzel sahil ilçelerinin renkli dünyasıyla büyülenebilirsiniz.
Örneğin Fethiye’yi ziyaret ettikten sonra Ölüdeniz’de satılık gayrimenkul alarak buraya yerleşmek isteyen yabancı gezgin sayısı oldukça fazla. Bunun en başlıca sebebi, doğayla iç içe bu eşsiz Akdeniz cennetinde yaşanacak çok fazla deneyim, keşfedilecek çok fazla yer olması.
Likya Yolu’nda Ölüdeniz’den başlayarak Faralya, ya da diğer adıyla Uzunyurt’a doğru çıktığınız bu yolda, Akdeniz ve Ege kültürünün özgün birlikteliğini keşfedeceksiniz. Antalya’nın en sevimli ilçelerinden Kaş’ın otantik mahalleleri ve antik kentleri sizleri karşılayacak.
Önce Letoon, ardından ona komşu Xsantos karşınıza çıkacaktır. Ardından, 2020 yılına kültürel mahlasını veren Patara mutlaka görmeniz gereken, antik bir yaşam merkezi. Patara’nın kum tepelerini görmeden buradan ayrılmayın ve ardından sonraki durağınız Kalkan.
Kalkan’ın masmavi koylarıyla kontrast oluşturan bembeyaz Akdeniz villalarından oluşan kent dokusu sizi güzelliğine tutsak edebilir. Kalkan’a hakim olan konforlu ve keyifli yaşam tarzının büyüsü, sizi yolunuzdan saptırabilecek kadar güçlü. Burada birkaç gün daha, hatta bir ömür boyu dahi kalmak isteyebilirsiniz.
Kalkan’ın ardından Kaş ilçesinin merkezine doğru yola koyulacaksınız. Birçok Likya Yolu gezgini, Kaş’ı ilk etabın sonu olarak belirliyor ve eğer serüveni tek seferde tamamlamayacaksa, burada ilk etabı tamamlıyor. Fethiye’den Kaş’a ulaşmak yaklaşık 8-10 gün arası sürüyor.
İkinci etap da Kaş’tan başlayarak Adrasan’da dek uzanıyor. İkinci etap Antalya’nın en keyifli rotalarından birini oluşturuyor çünkü Kaş’ın çok ünlü antik kentleri olan Antiphellos, Myra ve Andriake’yi, Finike’de yer alan Limyra’yı, ayrıca Gelidonya Feneri’ni ikinci etapta görmeniz mümkün.
İkinci etap Adrasan’da son buluyor. Fakat Adrasan ve Olimpos arasındaki mesafe çok uzun değil, bu nedenle tercihe bağlı olarak Antalya’nın Kumluca İlçesi’ne bağlı Çıralı, Olimpos’ta da sonlandırabilirsiniz. Bu etap da de yaklaşık 7-8 gün sürmektedir.
Üçüncü etap Adrasan’dan başlayarak Göynük Kanyonu’na dek uzanır ve Geyikbayırı’nda son bulur. Adrasan’ın ardından bir sonraki durak Olimpos. Olimpos dünyanın dört bir yanından birçok festivale ev sahipliği yapan bir tatil merkezidir. Oldukça ayrıcalıklı bir konumda yer alan Olimpos Antik Kenti’ni ve Chimera yani Yanartaş’ı görmeden Olimpos’u terk etmeyin.
Bu etapta görmek isteyebileceğiniz yerlerden bir diğeri de göz kamaştırıcı plajı ve özenle korunmuş antik kentiyle Phaselis. Bir sonraki durak ise Kemer. Antalya’nın en çok tercih edilen tatil merkezlerinden Kemer’de satılık villalarının yoğunlaştığı Tekirova ve Çamyuva, bu keşif serüveninde soluklanmak isteyebileceğiniz semtlerden bazıları.
Burada tüm ihtiyaçlarınızı karşılayabilir, yorucu fakat keyifli bu yolculuğun yorgunluğunu Kemer kumsallarında üzerinizden atabilirsiniz. Göynük ve Beldibi’nden sonra son durağınız olan Geyikbayırı’na ulaşacaksınız. Tebrikler, 500 kilometrelik bu zorlu serüveni başarıyla tamamladınız!
Akdeniz'in Eşsiz Büyüsüne Kapıldıysanız Burada Kalın!
Likya Yolu keşfetmeye ve deneyimlemeye değer. Bu eşsiz serüvenin ardından, Doğu Akdeniz’in büyüleyici topraklarını terk etmek istemeyebilirsiniz. Fethiye, Ölüdeniz, Kalkan, Kaş ve Kemer gibi merkezileşmiş fakat şehirleşmemiş bu küçük yaşam merkezlerinde yaşam oldukça konforlu ve keyifli.
Şehrin kaosundan uzakta, Akdeniz’in tüm güzelliklerinin tadını elverişli iklim koşulları sayesinde yıl boyu çıkartmak için emlak listeleme sayfalarımıza göz atın da Türkiye’de hayallerinizdeki evi satın almak için bize ulaşın.
Aradığınız Yanıtı Bulamadınız mı? DAHA FAZLA BİLGİ ALIN
GÖNDER
Eklendi: 01.08.2022, 17.00Güncellendi: 01.12.2022, 08.25
İLGİLİ SAYFALAR
YORUMLAR
YORUM YAP
SON HABERLER